Tweet |
Medipol Üniversitesi Pendik Hastanesi Beslenme ve Diyet Uzmanı Diyetisyen Gizem Gençyürek, yaşlanmaya bağlı olarak ek hastalıkların ortaya çıkabildiğini ve bu hastalıkların önlenmesi, geciktirilmesi ya da tedavisinin kolaylaştırılması için beslenmenin önemli bir yer tuttuğuna değindi. ''Beslenmenin yeterli ve dengeli olması çok önemlidir'' diyen Diyetisyen Gizem Gençyürek, ''Yaşlılıkta hastalıkların artması, sakatlıkların artmasıyla günlük enerji ihtiyacı da artmaktadır. Çünkü yetersiz beslenme sonucunda hastalıklar, iyileşmelerde gecikmeler, hastane yatışları hatta ölümler ortaya çıkabilmektedir. Herkesin beslenme planı kişiye özel olduğu gibi yaşlılarda mevcut hastalıklara, fiziksel duruma göre beslenme programı hazırlanmalıdır'' dedi.
Diyetisyen Gençyürek sözlerini şöyle sürdürdü:
''Vitamini eksik etmeyin''
''Yaşlanma ile birlikte tat ve koku duyularında azalma meydana gelir. Bu nedenle yemeklerden alınan haz da azalmaya başlar. Aynı zamanda dişlerde kayıplar meydana gelir ve özellikle sert besinleri tüketme de zorluk yaşarlar. Metabolizma hızında yavaşlama, bağırsak hareketlerinde azalma ve buna bağlı olarak kabızlık problemi yaşlı bireylerde sık görülmektedir. Yaşlılık döneminde vitamin ve minerallerin yeri ayrıca önemlidir. Kemik kırıklarının azalması, kasların güçlenmesi, hafızanın ve bağışıklığın güçlenmesi, bunama, unutkanlık durumlarının önüne geçilmesi ve beyin fonksiyonlarının güçlendirilmesi için D vitamini, B grubu vitaminler, C vitamini, demir gibi vitamin ve minerallerin günlük beslenmede yeteri kadar alınması gerekirse dışarıdan takviye olarak kullanılması gerekir. Yaşamın her döneminde olması gerektiği gibi yaşlılık döneminde de yaşam kalitesini maksimum düzeyde tutmak için yaşlı bireylerin beslenmesinde dikkat edilecek hususları şöyle açıklayabiliriz:
"12 adımda sağlığınızı koruyun
Günlük beslenmedeki enerji ihtiyacı bireyin kişisel özelliklerine göre belirlenmelidir.
Sindirimi kolaylaştırmak adına öğündeki besin miktarı azaltılarak, öğün sayısı artırılmalıdır.
Diyetteki doymuş yağ miktarı azaltılıp, bitkisel yağ miktarı artırılmalıdır.
Sert yiyecekler yumuşakları ile yer değiştirmelidir; bütün et, köfte ile sert kabuklu yemişler parçalanarak veya yumuşatılarak gibi.
Lifli besin tüketimi artırılmalıdır.
Mevsimsel sebze ve meyve tüketimi artırılmalıdır.
Süt ürünleri başta olmak üzere kalsiyum içeriği yüksek besinler tüketilmelidir.
Böbrek yükünü azaltmak için sodyum içeriği yüksek yiyecek ve içecekler ile tuz tüketimi azaltılmalıdır.
Yeterli miktar sıvı ve su tüketimi sağlanmalıdır.
Besin çeşitliliğinin sağlanması ve vitamin ile mineral dengesinin sağlanması için günlük beslenmede; et grubu, süt ürünleri grubu, tahıl grubu ve meyve-sebze grubunu içeren dört besin grubundan her besine yer verilmelidir.
Sindirimi kolaylaştırması için günde 2-3 fincan kadar bitki çayı diyetlerinde yer almalıdır.
Yaşlı bireyin diyetinin düzenlenmesinde tüm bunların yanında gelir durumu, yalnızlık durumu, duyu organlarındaki azalma göz önünde bulundurulmalı, bireyler beslenmeleri konusunda eğitilmelidir".